_ ___ ___
   
 
  üc nagme

Şu Âlemde En Tatlı Üç Nağme

 

Şu âlemde en tatlı üç nağme ve en hoş üç sadâ vardır.

         Arkaya iyi bir nâm, tatlı bir nağme ve hoş bir sadâ  bırakmanın çaresini düşünmek ve bir an önce bunun gereğini yapmaya koyulmak, insanın yaradılışının gereğidir. Çünkü insan yaratılırken, mâhiyetine fâniye ve fânî olmaya râzı olmama, ebedî olmaya âşık olma ve sonsuzluğu isteme duy- gusu konulmuş olarak yaratılmıştır.

Tarihte, günahları cihetiyle ölen, fakat sahip oldukları yüksek meziyetleri ve arkaya bıraktıkları kalıcı eserleri ve verimli hizmetleri cihetiyle bekâyı hak eden ve hasenât def-  terleri sürekli olarak açık kalan pek çok kimse vardır.        

Gelecek asırlara ve gelecek nesle iyi bir nâm, hayırlı bir eser ve kalıcı bir hizmet bırakmanın başlıca çaresi, gerek Yüce Hak nazarında gerekse halk nazarında keyfiyetli ve verimli, kaliteli ve pahalı yaşamak, yani dolu dolu bir hayat geçirmek ve arkadan gelenlere faydalı ve kalıcı eserler bırak- maktır. Bunun mânâsı, samimi bir hak eri, şefkatli bir halk kahramanı ve yiğit bir dâvâ adamı olarak yaşamak ve bir misyon ve vizyon insanı olarak hayat sürdürmektir. Bu derece yüce bir nâma sâhip olmanın ve böyle bir nâmı ebedileştirmenin temelinde ise şu üç husus vardır:

Birinci Husus: Yüce Yaratıcı’yı ta’zîm

Arkaya iyi bir nâm bırakmak, hayırlı bir eser ve kalıcı bir hizmet bırakmaktan geçer. Bunun da en mühim yolu Yüce Yaratıcı’yı ta’zîmdir. Çünkü her şey Yüce Allah’ın elindedir. Yüce Allah’ın, sevip başkalarına sevdirdiği ve  unutturmadığı bir kulunu, kimse unutamaz ve unutturamaz. Yine O’nun unutturduğu bir kulunu da kimse hatırlayamaz ve hatırlatamaz.

Yüce Yaratıcıyı ta’zim etmek demek, O’nun sonsuz azameti ve kibriyâsı karşısında, gerek söz gerekse amel plânında haddini ve küçüklüğünü bilmek demektir.

O’nun sınırsız haşmeti ve saltanatı karşısında huşû’ içerisinde bulunmak, yani gerek kalb gerekse uzuv plânında, gerek niyet ve kanâat gerekse söz ve davranış plânında saygılı bir kalbe sahip olmak ve saygılı davranmak demektir.

O’nun her şeyden üstün olan kudret ve ceberûtu karşısında, O’na kusursuz bir şekilde ihtiramda bulunmak demektir.

O’nun her şeyi kuşatan engin rahmeti ve şefkati karşı- sında, sevgide ve saygıda kusur etmemeye azamî derecede gayret göstermek demektir.

O’nun son derece hikmetli takdirinde pek çok faydanın ve maslahatın bulunduğunu bilip, O’nun her türlü icrââtın- dan râzı olmak demektir.

 Yüce Allah’a karşı ta’zîmin, ihtiramın ve hoşnutluğun en açık belirtisi, O’na olan ibâdeti ve irtibatı sürekli olarak canlı tutmaktır. Çünkü kalbler, Allah’ın elindedir. Ayrıca her türlü bereket, inâyet ve muvaffakiyet de Allah’ın elindedir. Yani, Yüce Allah dilemedikten sonra hiçbir eser verimli ve hiçbir hizmet bereketli olamayacağı gibi, hiçbir kimse de bir başkasını sevemez ve takdir edip de ona bir kısım hayırlı duâlarda bulunamaz. Bu hakîkatten ötürüdür ki, Rasûl-i Ekrem sallallahü aleyhi ve sellem sık sık şöyle duâda bulunurdu:“Ey kalbleri evirip çeviren (Allah’ım), kalplerimizi sana itâate çevir”(Müslim, kader, 17), diğer bir şekliyle de “Ey kalbleri evirip çeviren (Allah’ım), kalbimi dînin üzerine sâbit kıl.”(Tirmizi, kader, 7)

Cenâbı Hakk’ı ta’zîm etmenin ve bu vesîle ile O’nun Yüce Rızâsını tahsil etmenin en mühim bir vesîlesi ise, hiç şüphesiz Cenâbı Hakk’ın güzel isimlerine imkanlar ölçüsün- de mazhar olmaya çalışmaktır. Yüce Allah’ın isimlerinin en çaplı yansıması ise, Kur’ân-ı Kerîm’in gösterdiği istikâmet çizgisinde ve sünnet-i seniyye dâiresindedir.

Öyle ise arkaya bir yâd-ı cemil bırakmak isteyen kimse, sürekli olarak îman ve istikâmet üzere olmalı, Yüce Mevlâ ile irtibatını sağlamlaştırmalı ve bu irtibatını yaşadığı müddetçe sürekli kılmaya çalışmalıdır. Ta Yüce Mevlâ o kimseyi sevsin, onu sevdiklerine sevdirsin ve hizmetlerini bereketli ve eser- lerini semereli kılsın.

* * *

İkinci husus: Yaratıklara şefkat

Arkaya iyi bir nâm bırakmanın ve dolayısıyla sürekli olarak hatırlanmayı sağlamanın ikinci yolu, bütün yaratıklara şefkatle davranmak, yani onların yardımına koşmak ve onların zarûrî olan ihtiyaçlarını bir an önce gidermeye çalışmaktır. Özellikle de insanların bir kısım maddî manevî sıkıntılarını ve dertlerini halletmek için gayret göstermek ve dünya ve âhiret mutluluğuna ermelerine vesile olacak olan hidâyet ve istikâmet yolunu bulmaları  hususunda onlara yardımcı olmaktır.

İnsanlara şefkat edip onların yardımına koşmak, gerek Yüce Hak katında gerekse halk nazarında  gerçekten çok büyük bir hizmet olup kişiyi dünyada olduğu gibi âhirette de çok yüksek derecelere ve mertebelere yükseltir.

Nitekim Rasûl-i Ekrem sallallâhü aleyhi ve sellem bir hadislerinde “İnsanların en hayırlısı, insanlara en faydalı ola- nıdır.” Diğer bir hadislerinde de “İnsanların efendisi, onlara hizmet edendir.” buyurmuşlardır.  

İşte bu gibi hadîs-i şerifler, insanlara yapılacak her türlü hizmetin ve gösterilecek her türlü şefkatin ne derece önemli olduğunu ifade etmektedirler.

Saâdet asrında yâdını güzelleştirenlerden ve arkaya verimli hizmetler bırakmakla nâmını ebedîleştirenlerden birisi, Hz. Abdurrahman bin Avf (r.a.)’dır.

Hz. Abdurrahman (r.a.), Hz. Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem’in mal çokluğu için duâsına mazhar olmuş bir kimsedir. Nitekim Onun duâsının bereketiyle kısa bir zamanda o derece zengin olmuştu ki, Mekke’de olduğu gibi Medine’de de parmakla gösterilir bir duruma gelmişti.

Evet Hz. Abdurrahman bin Avf (r.a.), Medine’ye hicret ettikten sonra, orada da ticâretle uğraşmaya başladı ve çok geçmeden ciddî kârlar ve kazançlar elde ederek Mekke’de olduğu gibi Medîne’de de ileri gelen zenginlerden oldu.

Ancak o, zenginliğiyle, malı ve mülküyle asla şımar- mıyor ve bunu başkalarına çalım satma ve tahakküm etme vasıtası olarak kullanmıyordu da, sahip olduğu o maddî imkânını İslâm Dîninin yücelmesi uğrunda kullanıyor ve geniş servetini fakirler ile yoksulların ihtiyaçlarının ve sıkıntılarının giderilmesi yolunda harcıyordu. Öyle ki, onun evinde fakirler için devamlı bir surette sofralar kurulurdu.

Günümüzde de bir parça ekmeğe ve bir parça giysiye muhtaç olan pek çok kimse vardır. Dolayısıyla da Saâdet Devrinde Hz. Ebû Bekir’lerin, Hz. Osman’ların ve Hz. Abdurrahman’ların yaptıkları gibi, ciddî bir şekilde şefkat elini uzatacak, ciddi bir cömertlik sergileyecek ve kalbleri kırık olanların kalblerini saracak hamiyet perver insanlara şiddetle ihtiyaç vardır. Yani arkalarında güzel bir nâm ile anılmak isteyenlere şu âhir zamanda da büyük fırsatlar doğmuştur. Öyle ise, şu fanî hayata râzı olmayanlar, bu fırsatları değer- lendirip arkadan gelenlerin zihinlerinde ve hayır duâlarında sürekli olarak hatırlanmayı sağlayabilirler.

Kaldı ki, bir kimse sahip olduğu servetinin bir kısmını Yüce Allah için verince, kendi hayâtının feyzi artar, malının bereketi fazlalaşır ve güzel hâtıralarla dopdolu olan bir ömür geçirmeye mazhar olur.

* * *

Üçüncü husus: Cemâat ruhuna sahip olarak İslâm dâvâsına sahip çıkmak

 Şu âlemde en tatlı nağmelerden birisi de, cemâat rûhuna sahip olarak, yani vifak ve ittifak içinde, birlik ve beraberlik içinde İslâm dâvâsına sahip çıkmaktır.

Evet aklı başında olan insanlar için en mühim mesele ve kıymetli meşgale ve istikbalde güzel hâtıralarla gerek kitap sayfalarında gerekse zihinlerde yaşamayı düşünen kimseler için en geçerli bir vesîle, beşerin ebedî saâdete kavuşmasını tekeffül ve taahhüd eden ve en yüce hakîkatlerle gelen Yüce İslam Dînine gereği gibi sahip çıkmak ve onu dünyanın dört bir tarafına yaymaya çalışmaktır.

Hem beşerin huzur dolu günlere kavuşması için en sağlam bir vesîle veya Cenâbı Hakk’ın başarı ihsânlarının kesintisiz bir şekilde devam etmesi için en mühim bir çâre, hiç şüphesiz cemâat veya cemâatler halinde İslâm’a ve İslâm için yapılan hizmetlere omuz vermek, ekip veya ekipler halinde işin altına girmek ve ‘bu mukaddes iş benimdir ve benim asıl işim budur’ deyip ciddî bir şekilde gayret ve faâliyet göstermektir.

Evet İslâm’ın bütün dünyaya yayılması için gayret göstermek, beşer için bir taraftan en lüzumlu ve en zorunlu bir meşgale, diğer taraftan da hayırlı bir nâm ile anılmak için ve adını târih sayfalarına altın harflerle yazdırmak için en sağlam bir vesile; hattâ hayatının biricik gayesi olmalıdır. Çünkü İslâm dâvâsı ne derece fevkalâde büyük ve ne kadar mukaddes ise, ona hizmet etmek de o derece büyük ve büyük olduğu kadar da gayet kudsîdir.

İşte bu büyük dâvânın ayakta kalması, hayatiyetini devam ettirmesi, canlılığını koruması ve yardım bekleyen insanların imdadına yetişmesi için elbetteki kuvvetli omuzlar, çaplı cemâatler ve kudsî sîmâlar gerekmektedir.

Bir zamanlar “Allah’a giden yolda kim bana yardımcı olur?” talebine karşılık, cevap olarak Havârî’ler, “Biz” demişlerdi.

Daha sonraları, yani saâdet devrinde Rasûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem’in “Rabb’imin Kelâmı’nı etrafa tebliğ etmek ve insanları irşâd etmek yolunda kim bana sahip çıkar da beni korur?” talebi karşısında, gerek o ilk Mekkeli yiğit oğlu yiğitler gerekse Medîne’nin Evs’li ve Hazreç’li kahramanları “Biz” diye haykırmışlardı.

İşte bunun küçük bir örneği:

Hz. Abdurrahman bin Avf (r.a.), Hz. Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem’in duâsının bereketiyle sahip olduğu servetini Allah yolunda harcama hususunda en küçük bir tereddüt göstermezdi. Nitekim bir defasında kırk bin dinar, beş yüz at ve beş yüz yük devesini cihad için gözünü kırpmadan verivermişti.

İşte günümüzde de İslâm’ın, “Bugün kim bana sahip çıkacak da insanlığı bunalımdan kurtarıp huzur dolu bir hayata kavuşturayım?” şeklindeki şefkat ve himmet dolu bekleyişleri ve çırpınışları karşısında, inanan kimselere düşen en kudsî davranış, ‘Biz ne pahasına olursa olsun, sana sonuna kadar  sahip çıkacağız, Ey Yüce Dînimiz!’ demeleri ve bunu hayatlarında pratik olarak göstermeleridir. Zîra kalıcı bir muvaffakiyetin gelmesinin ve bütün insanlığın kurtuluşunun buna bağlı olduğu artık gün gibi âşikârdır.

Nitekim Yüce Allah, “Ey îman edenler, eğer siz Allah’a (O’nun Dînine) yardım ederseniz, O (Allah) da size yardım eder ve (başta savaş olmak üzere her türlü hayırlı faâliyetlerinizde) ayaklarınızı sâbit kılar (ve onları kaydırmaz). (Muhammed Sûresi,7) va’dinde bulunmaktadır. Yüce Allah sözünden kesinlikle dönmez.

Evet insanlığın belini büken ve onu ıstıraplar ve bunalımlar içinde kıvrandıran ve perişan eden bir kısım dertler ve sıkıntılar, dün olduğu gibi bugün de vardır. Hem günümüzdeki sıkıntılar düne göre, bir yönüyle daha çok ve daha büyüktür.  Bu itibarla onların tedâvîsi hem şart hem de çok âcildir.

İşte bu acıklı hâl ve bu korkunç durum, derdin teşhisini iyi koyacak işin erbâbı ve sahasının uzmanı olan kimseler ve aynı zamanda bu hususlarda tecrübeli ve deneyimli şahsiyetler istediği gibi, çaplı himmetlerde bulunacak ve ciddi cömertlikler sergileyecek olan civanmert insanlara da şiddetle ihtiyaç duymaktadır.

Böyle bir çalışmanın ve gayret göstermenin neticesi ve semeresi gerçekten çok tatlı ve çok bereketlidir. Tarihimiz bunun açık şâhitleriyle doludur. Çünkü İslâm’ın yücelmesi ve yayılmasıyla ilgili böyle bir hizmetin yapılmasında, şu dünya-da başta Müslümanların olmak üzere kâfirlerin bile durumla-rına göre mutluluğu olduğu gibi, âhirette de ehl-i îmânın ebedî saâdeti, ehl-i küfrün ise azaplarının hafiflemesi vardır.

Hâsılı, unutulmamanın biricik yolu, arkaya güzel bir nâm bırakmaktır. Güzel bir nâm bırakmanın yolu da, Yüce Allah’a karşı ta’zim, yaratıklara karşı şefkat ve İslâm’a karşı hizmet hisleriyle dolup taşmaktır.

Cenâbı Hak, fazl ve keremiyle kendisini bizlere hiçbir zaman unutturmasın. Rahmet ve rızâsıyla biz âciz kullarını ebedlere kadar unutmasın ve hayırlarla yâd ettirmek suretiyle bizleri sâlih kullarının makbul duâlarına mazhar kılsın. Âmin. 

 

* * *

 

SAAT
 
 

 

-------DUYURULAR-------

selamün aleyküm siteme hoşgeldiniz yorumlarınızı bekliyorum ziyeretçi defterimde ve reklamlarıma tıklarmısınız en altta :)

-------DUYURULAR-------

HTMLKODLER


HABERLER
*
gazeteler
 
Yeni Sayfa 1
dost siteler
_ ___ ___ __ __ __ _
 

Dost Siteler

www.muciznuma.tr.gg

www.neyyire.blogcu.com

www.konusur.com

www.nazenince.blogcu.com

 
Bugün 14 ziyaretçi (15 klik) kişi burdaydı!
 Türkçe Program Seti  _ _ _ ___ ___ _

Otel Yorum

Tatil Turları

Ekonomik Tatil _ _ Yeni Sayfa 2

link değişim, seolu link, seo, toplist, link değişim,Ücretsiz Backlink Cool Text: Logo ve Grafik Üreteci Türkçe içerikli siteler rehberi website statistic MRP Tekstil Oto Yıkama makinesi
SüperTeklif'e üye ol, sen de kazan!
muciznuma
_ _

Google


Yukarı çık
__ Reklammatik'e üye ol, sen de kazan! _ http://secure.reklammatik.com/member_main.php?page=new_member_link&refererid=9a208b28a38196f3cae925bdfb034d0e __ SüperTeklif'e üye ol, sen de kazan! http://www.superteklif.com/SuperUye/SuperUyeFormu.aspx?bid=45eac0ff-c4e7-403f-9875-c8d746636495 Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol